Pazartesi, Aralık 28, 2009

Duanın Kabul Edildiği Bazı Mekanlar

Dua için, kabul edilmesinin umulduğu bazı mekânlar (yerler) vardır.
a) Mescid-i Haram
b) Mescid-i Nebevi
c) Mescid-i Aksa
Mesela:
1- Kâbe görüldügü ân,
2- Üç büyük mescid görüldüğü ân,
3-En’am suresinin 124 cü ayetinde bulunan iki lafzatullah arasında durulup dua edildiği zaman.
4-Tavafta yapılan dua
5- Mültezemde ( Kâbenin kapısında) yapılan dua
6- Zemzem kuyusunun yanında
7-Zemzem suyunu içerken
8- Safâ ve Merve tepeleri üzerinde
9- Safâ ile Merve arasında sa’y yaparken
10- Makamı İbrahimin arkasında
11- Arafatta
12- Müzdelifede
13- Minada
14- Üç cemerâtta; Haccda üç yerde şeytana taş attıktan sonra
15- Peygamberler (a.s.) Hazretlerinin kabirlerinin yanında okunan dualar makbuldür.
16- Salihlerin kabirlerinin yanında okunan dualar.
Ehlince bilinen şartlara riayet edildiği zaman, Salihlerin ( Evliyanın) kabirleri yanında yapılan duaların kabul olduğu tecrübeyle sabittir.
Ruhu’l Beyan Tefsiri Tercümesi c.2 sh.(364-365)

Pazar, Aralık 20, 2009

Nisâ Sûresi’ndeki Her Şeyden Hayırlı 8 Âyet

Tercümân-ül Kur’an Lakaplı sahabi Abdullah İbn-i Abbas (r.a) demiştir ki :
‘’Nisa Suresi’ndeki bu 8 ayet dünya ve içindeki her şeyden hayırlıdır. ‘’
(İsmail Hakkı Bursevî (k.s.)Ruhu’l Beyân Tefsiri ,Tevbe Suresi)
بِسْمِ اللّهِ الرَّحْمـَنِ الرَّحِيمِ
يُرِيدُ اللّهُ لِيُبَيِّنَ لَكُمْ وَيَهْدِيَكُمْ سُنَنَ الَّذِينَ مِن قَبْلِكُمْ وَيَتُوبَ عَلَيْكُمْ
وَاللّهُ عَلِيمٌ حَكِيمٌ
Nisa Suresi 26. Âyet :
Allah size (bilmediklerinizi) açıklamak ve sizi, sizden önceki (iyi) lerin yollarına iletmek ve sizin günahlarınızı bağışlamak istiyor. Ve Allah Teâlâ alîmdir, hakîmdir.
وَاللّهُ يُرِيدُ أَن يَتُوبَ عَلَيْكُمْ وَيُرِيدُ الَّذِينَ يَتَّبِعُونَ الشَّهَوَاتِ أَن تَمِيلُواْ مَيْلاً عَظِيمًا
Nisa Suresi 27. Âyet :
Allah sizin tevbenizi kabul etmek ister; şehvetlerine uyanlar (kötü arzuların esiri olanlar) ise büsbütün yoldan çıkmanızı isterler.
يُرِيدُ اللّهُ أَن يُخَفِّفَ عَنكُمْ وَخُلِقَ الإِنسَانُ ضَعِيفًا
Nisa Suresi 28. Âyet :
Allah sizden (yükünüzü) hafifletmek ister; çünkü insan zayıf yaratılmıştır.
إِن تَجْتَنِبُواْ كَبَآئِرَ مَا تُنْهَوْنَ عَنْهُ نُكَفِّرْ عَنكُمْ سَيِّئَاتِكُمْ وَنُدْخِلْكُم مُّدْخَلاً كَرِيمًا
Nisa Suresi 31. Âyet :
Eğer nehyedilmiş olduğunuz günahların büyüklerinden kaçınırsanız sizden kabahatlerinizi kefaretlendirir ve sizleri bir kerîm mahalle girdirir.
إِنَّ اللّهَ لاَ يَظْلِمُ مِثْقَالَ ذَرَّةٍ وَإِن تَكُ حَسَنَةً يُضَاعِفْهَا وَيُؤْتِ مِن لَّدُنْهُ أَجْرًا عَظِيمًا
Nisa Suresi 40. Âyet :
Şüphe yok ki Allah zerre miskali zulmetmez ve eğer bir hasene olursa onu kat kat artırır bir de tarafından azîm bir ecir verir (kendi katından büyük bir mükafat verir.).
إِنَّ اللّهَ لاَ يَغْفِرُ أَن يُشْرَكَ بِهِ وَيَغْفِرُ مَا دُونَ ذَلِكَ لِمَن يَشَاء
وَمَن يُشْرِكْ بِاللّهِ فَقَدِ افْتَرَى إِثْمًا عَظِيمًا
Nisa Suresi 48. Âyet :
Şüphe yok ki Allah Teâlâ, zât-ı ulûhiyetine şerik ittihaz edilmesini (kendine şirk koşulmasını) mağfiret etmez.Ondan berisini dilediğine mağfiret buyurur. Her kim Allah Teâlâ'ya şerik koşarsa muhakkak pek büyük bir günah ile iftirada bulunmuş olur.
وَمَن يَعْمَلْ سُوءًا أَوْ يَظْلِمْ نَفْسَهُ ثُمَّ يَسْتَغْفِرِ اللّهَ يَجِدِ اللّهَ غَفُورًا رَّحِيمًا
Nisa Suresi 110. Âyet :
Her kim bir kötülük yapar veya nefsine zulüm eder de sonra Allahu Teâla’nın mağfiretine sığınırsa Allahu Teâla’yı Ğafur, Rahîm bulur.
إِنَّ اللّهَ لاَ يَغْفِرُ أَن يُشْرَكَ بِهِ وَيَغْفِرُ مَا دُونَ ذَلِكَ لِمَن يَشَاء
وَمَن يُشْرِكْ بِاللّهِ فَقَدْ ضَلَّ ضَلاَلاً بَعِيدًا
Nisa Suresi 116. Âyet :
Şüphe yok ki,Allahu Teâla, kendisine şirk koşulmasını mağfiret etmez.Ondan berisini ise dilediği kimseye mağfiret buyurur. Ve her kim Allah'u Teâla’ya şirk koşarsa hakikatte pek uzak bir dalâlete sapmıştır .

Nisâ Sûresi 122. Âyet-i Kerîmesi ve Meâli Şerifi

 أَعُوذُ بِاللّٰهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
اَلْحَمْدُ لِلّٰهِ رَبِّ اْلعَالَمِينَ وَالصَّلاَةُ وَالسَّلاَمُ عَلٰى رَسُولِنَا مُحَمَّدٍ وَعَلٰى اٰلِهِ وَ اَصْحَابِه أَجْمَعِينَ
بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
وَالَّذِينَ آمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ
سَنُدْخِلُهُمْ جَنَّاتٍ تَجْرِي مِنْ تَحْتِهَا الأَنْهَار خَالِدِينَ فِيهَا أَبَداً
وَعْدَ اللَّهِ حَقّاً وَمَنْ أَصْدَقُ مِنْ اللَّهِ قِيلاً (122)
 سورة النساء (122) التفسير الميسر :
والذين صَدَقوا في إيمانهم بالله تعالى, وأتبعوا الإيمان بالأعمال الصالحة سيدخلهم الله -بفضله-
جنات تجري من نحت أشجارها الأنهار ماكثين فيها أبدًا, وعدا من الله تعالى الذي لا يخلف وعده.
ولا أحد أصدق من الله تعالى في قوله ووعده.

Kur’an-ı Kerîm Nisâ Sûresi 122.Ayet-i Kerimesinin Meâl-i Şerifi :
Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın ismiyle.
122- İman edip iyi işler yapanları da altlarından ırmaklar akan cennetlere sokacağız, orada ebedî olarak kalacaklardır. Bu, Allah'ın gerçek vaadidir. Allah'tan daha doğru sözlü kim olabilir?

Al-Qur’an Al-Kareem Surah An- Nisáa (Women) Verse 122 :
In the Name of Allah, Most Gracious, Most Merciful.
122. (And those who believe and do righteous good deeds, We shall admit them to the Gardens under which rivers flow (i.e. in Paradise) to dwell therein forever. Allah's promise is the truth; and whose words can be truer than those of Allah)

Al-Qur’an Al-Kareem Surat An-Nisaa’ Ayat ke- 122 :
Dengan menyebut nama Allah Yang Maha Pemurah lagi Maha Penyayang
122. Orang-orang yang beriman dan mengerjakan amalan saleh, kelak akan Kami masukkan ke dalam surga yang mengalir sungai-sungai di dalamnya, mereka kekal di dalamnya selama-lamanya. Allah telah membuat suatu janji yang benar. Dan siapakah yang lebih benar perkataannya daripada Allah?

basmalah_sparkling

Arama Motoru / Search