Salı, Ocak 13, 2009

Nisa Suresi’ndeki Her Şeyden Hayırlı 8 Ayet

Nisa Suresi’ndeki Her Şeyden Hayırlı 8 Ayet

Tercümân-ül Kur’an Lakaplı sahabi Abdullah İbn-i Abbas (r.a) demiştir ki :

Nisa Suresi’ndeki bu 8 ayet dünya ve içindeki her şeyden hayırlıdır.

(İsmail Hakkı Bursevî (k.s.)Ruhu’l Beyân Tefsiri ,Tevbe Suresi)

بِسْمِ اللّهِ الرَّحْمـَنِ الرَّحِيمِ

يُرِيدُ اللّهُ لِيُبَيِّنَ لَكُمْ وَيَهْدِيَكُمْ سُنَنَ الَّذِينَ مِن قَبْلِكُمْ وَيَتُوبَ عَلَيْكُمْ

وَاللّهُ عَلِيمٌ حَكِيمٌ

Nisa Suresi 26. Âyet :

Allah size (bilmediklerinizi) açıklamak ve sizi, sizden önceki (iyi) lerin yollarına iletmek ve sizin günahlarınızı bağışlamak istiyor. Ve Allah Teâlâ alîmdir, hakîmdir.

وَاللّهُ يُرِيدُ أَن يَتُوبَ عَلَيْكُمْ وَيُرِيدُ الَّذِينَ يَتَّبِعُونَ الشَّهَوَاتِ أَن تَمِيلُواْ مَيْلاً عَظِيمًا

Nisa Suresi 27. Âyet :

Allah sizin tevbenizi kabul etmek ister; şehvetlerine uyanlar (kötü arzuların esiri olanlar) ise büsbütün yoldan çıkmanızı isterler.

يُرِيدُ اللّهُ أَن يُخَفِّفَ عَنكُمْ وَخُلِقَ الإِنسَانُ ضَعِيفًا

Nisa Suresi 28. Âyet :

Allah sizden (yükünüzü) hafifletmek ister; çünkü insan zayıf yaratılmıştır.

إِن تَجْتَنِبُواْ كَبَآئِرَ مَا تُنْهَوْنَ عَنْهُ نُكَفِّرْ عَنكُمْ سَيِّئَاتِكُمْ وَنُدْخِلْكُم مُّدْخَلاً كَرِيمًا

Nisa Suresi 31. Âyet :

Eğer nehyedilmiş olduğunuz günahların büyüklerinden kaçınırsanız sizden kabahatlerinizi kefaretlendirir ve sizleri bir kerîm mahalle girdirir.

إِنَّ اللّهَ لاَ يَظْلِمُ مِثْقَالَ ذَرَّةٍ وَإِن تَكُ حَسَنَةً يُضَاعِفْهَا وَيُؤْتِ مِن لَّدُنْهُ أَجْرًا عَظِيمًا

Nisa Suresi 40. Âyet :

Şüphe yok ki Allah zerre miskali zulmetmez ve eğer bir hasene olursa onu kat kat artırır bir de tarafından azîm bir ecir verir (kendi katından büyük bir mükafat verir.).

إِنَّ اللّهَ لاَ يَغْفِرُ أَن يُشْرَكَ بِهِ وَيَغْفِرُ مَا دُونَ ذَلِكَ لِمَن يَشَاء

وَمَن يُشْرِكْ بِاللّهِ فَقَدِ افْتَرَى إِثْمًا عَظِيمًا

Nisa Suresi 48. Âyet :

Şüphe yok ki Allah Teâlâ, zât-ı ulûhiyetine şerik ittihaz edilmesini (kendine şirk koşulmasını) mağfiret etmez.Ondan berisini dilediğine mağfiret buyurur. Her kim Allah Teâlâ'ya şerik koşarsa muhakkak pek büyük bir günah ile iftirada bulunmuş olur.

وَمَن يَعْمَلْ سُوءًا أَوْ يَظْلِمْ نَفْسَهُ ثُمَّ يَسْتَغْفِرِ اللّهَ يَجِدِ اللّهَ غَفُورًا رَّحِيمًا

Nisa Suresi 110. Âyet :

Her kim bir kötülük yapar veya nefsine zulüm eder de sonra Allahu Teâla’nın mağfiretine sığınırsa Allahu Teâla’yı Ğafur, Rahîm bulur.

إِنَّ اللّهَ لاَ يَغْفِرُ أَن يُشْرَكَ بِهِ وَيَغْفِرُ مَا دُونَ ذَلِكَ لِمَن يَشَاء

وَمَن يُشْرِكْ بِاللّهِ فَقَدْ ضَلَّ ضَلاَلاً بَعِيدًا

Nisa Suresi 116. Âyet :

Şüphe yok ki,Allahu Teâla, kendisine şirk koşulmasını mağfiret etmez.Ondan berisini ise dilediği kimseye mağfiret buyurur. Ve her kim Allah'u Teâla’ya şirk koşarsa hakikatte pek uzak bir dalâlete sapmıştır .

Pazar, Ocak 11, 2009

Aklı başında olan insan

İ’lem eyyühe’l âziz !

Aklı başında olan insan, ne dünya umurundan kazandığına mesrur ve ne de kaybettiği şeye mahzun olmaz.

Zira dünya durmuyor, gidiyor. İnsan da beraber gidiyor. Sen de yolcusun.

Bak, ihtiyarlık şafağı, kulakların üstünde tulû etmiştir. Başının yarısından fazlası beyaz kefene sarılmış. Vücudunda tavattun etmeye niyet eden hastalıklar, ölümün keşif kollarıdır.

Maahaza, ebedî ömrün önündedir.

O ömr-ü bâkide göreceğin rahat ve lezzet, ancak bu fâni ömürde sa’y ve çalışmalarına bağlıdır.

Senin o ömr-ü bâkiden hiç haberin yok.

Ölüm sekerâtı uyandırmadan evvel uyan…!!!

basmalah_sparkling

Arama Motoru / Search